Aşk acısı çekiyorum nasıl kurtulurum?
Gençlik zamanlarında insanın başına gelen olaylardan en anlamlısı belki de aşktır. Buna en acı olanı da diyebiliriz. Takdirini yaparken aşık olunan kişinin sizin duygularınıza karşılık vermesi veya vermemesi, sizinle iyi bir vakit geçirmesi önemli bir etken oluyor. Bu zamanda, flört meselesini tüm basın araçlarında olması gereken en iyi şey olarak gösteriyorlar. Yani gençsen ve güzelsen mutlaka bir sevgili veya flörtünün olması gerekiyor. Bu tür yargılarla yetişen gençler içinde bir kız arkadaşı yapmak büyük bir elzem niteliğinde karşımıza çıkıyor.
Aşk’a inanmıyor musun? Nasıl bir bakış açısı bu? Diye akıllarınıza sorular gelebilir. Ben aşka elbette ki inanıyorum ama işin arka tarafında olan meseleyi görmeden de edemiyorum. Çünkü aşık oldum deyip de gençlerin ellerine taktıkları sevgili, zamanı geçirmek, modaya uymak, affınıza sığınıyorum ama cinsel tatmin yaşamaktan ileriye gidemiyorum. Bunun sebebinin altında dünya kadar madde sıralayabiliriz. Ama özet geçmek gerekirse bu devam edememenin sebebi hikmeti, yapay bir aşktan, meşru olmayan bir ilişkiden kaynaklanıyor.
Sonuçta ayrılıklar ve peşinden gelen aşk acısı çekiyorum aban dokunmayın tripleri geliyor. Bunu çekenlerde genelde aşk acısı yaşayan kişinin en yakın arkadaşlar oluyor. Evet dostluk kötü günde belli olur ve en önemli an belki de bu andır. Bu sebeple aşk acısı çeken kişilere birkaç tavsiye de bulunarak, nasıl kendilerini motive edeceklerini söylemek isterim.
Her şeyin daha güzel olması için eskiye ait olan hatıraları silmelisiniz. Özellikle ondan kalan eşyaların belki de özel hediyelerin çöpe atılması gerekir. Onu bir daha aramamak ve sormamak için kafanızı meşgul edecek kariyerinizle alakalı işlere odaklanın. Aşk acısı çeken kişilerin daha fazla sosyal olmaya ihtiyacı var. Bu nedenle bir kenarda yalnız kalmayı değil, kalabalık mekanlarda arkadaşlarınızla olmayı, gündemden konuşmayı, özellikle politik meselelerle tartışmayı deneyin. Bu şekilde aşk acısından eser kalmayacağını göreceksiniz.