Beynin sırları
İnsan beynin bazı bölümleri tüm omurgalılarınkine benzerken, “Neokortek” adı verilen beynin üst kısmında yer alan bölüm oldukça geniş bir kapasiteye sahiptir. Birçok bilim adamı insan “bilincinin” bu Neokorteks adı verilen beyin sapı yapısının üzerine inşa edildiğini düşünse de, bilinç kavramının madde ötesinde bir kavram olması ve materyal bir bakış açısına indirgenemeyecek kadar çok fenomenin bulunması bu görüşleri bir iddia olmanın ötesine taşıyamamıştır. Ancak Neokorteks ile insan bilinci arasındaki ilişkinin ortaya konulmasına yönelik araştırmalar dünyanın dört bir yanında sürmektedir. Her ne kadar modern bilim çalışmaları ile insan beynin nasıl işlediğine dair “100 yıl öncesinde nazaran” çok daha fazla bilgi sahibi olmuş olsa da, hala insan beynin kapalı bir kutu olduğu söylenebilir.
İnsan beyni tüm bedenin tükettiği enerjinin neredeyse %20’sini tek başına kullanmaktadır. “Beynin temel yaktı ise Glikozdur”. Beyni oluşturan hücrelerin karar verme gibi bir yeteneği bulunmayan basit yapılar olmasına rağmen bir araya gelmeleriyle oluşturdukları muazzam derece kompleks sistemin insan bilinci yerine karar verdiğini düşünmek de oldukça garip bir fikirdir. İnsanoğlunun düşünme organını yani beyni araştırırken, kendi zihninin hayal etme kapasitesini dahi zorlayan bir detayla karşılaşması da başlı başına bir olaydır. Zira insanlar beyinleriyle düşündükleri halde beynin nasıl çalıştığını “bizzat kendilerinde de var olan organı kullanarak anlayamamaktadır”. Bu durum insanın elinde her şeyi satın alabileceği kadar para olması ancak bu paranın nasıl kullanıldığını ve ne işe yaradığını bilmemesi gibidir.
İnsan beyninin vücuttaki organlarla ve dolayısı ile dış dünya ile etkileşim haline geçmesini sağlayan sinirler, nöron adı verilen hücresel yapı taşlarından oluşur. Bir tek nöronun sinaps yani akıma gösterdiği tepki, 103 ile 104 arasında değişir. Bu sinaps yada tepki süresi bilgisayar dünyasında “bit sayısı” olarak ifade edilir. İnsan beyninde toplam olarak 1010 civarında nöron olduğu düşünürse, her bir insanın sinir sistemi ve dolayısı ile beyninin toplam bit sayısı 10-100 trilyon civarındadır. Bu da modern bilgisayarlar ile kıyaslandığında akıl almaz bir biçimde insan beyninin 110.000 Gb civarında bir kapasiteye sahip olması manasında gelir. Bu bit sayısı ise her biri 1000 sayfalık olmak üzere toplam yarım milyon kitaplık veri anlamına gelir.
İnsan beynin bilgisayar yazılımları ile incelenmesi esnasında işlem kapasitesinin de bilgisayar diline çevrilerek tanımlanması söz konusudur. Bu şekilde bakıldığında insanlar beyinlerinin tüm kısımları “birçok farklı amaç için” kullanmaktadır. Düşüncenin ya da hislerin oluştuğu merkezlerin farklı olmasından görme merkezinin ışığı elektrik sinyali olarak algılayarak 3 boyutlu algı oluşturmasına kadar beyinle ilgili pek çok konu hala araştırılmaktadır.