Saçkıran nedir?
Saçkıran hastalığı her ne kadar saç ile anılsa da, bir cilt hastalığı olduğu için vücudun tüm bölgelerinde görülebilir. Saçlarda meydana geldiğinde estetik görünüm üzerinde olumsuz bir etki doğurduğundan, saçkıran olarak adlandırılmıştır. Saçkıran hastalığı üzerinde yapılan araştırmalar, bağışıklık sisteminde meydana gelen bazı işlevsel bozuklukların saç ve kıl dökülmelerine neden olduğunu göstermiştir. Saçkıran hastalığı kesin tedavisi olan ve hastaların neredeyse tamamının iyileşebildiği bir cilt rahatsızlığıdır.
Saçkıran hastalığı; saçlı deride, kaşlarda, kirpiklerde, bıyık ve sakallarda, göğüste ve bacaklarda olmak üzere cildin tüm bölgelerinde görülebilen ve ilk aşamada sadece tek bir dairesel alandaki kılların dökülmesi ile başlayan bir rahatsızlıktır. Bir bozuk para büyüklüğündeki dairesel alandaki tüm kılların dökülmesinin ardından, bu bölgelerden vücudun diğer kısımlarında da gözlemlenmeye başlar. Zaman içerisinde dairesel kılsız alanların sayısı artar ve bu bölgeler birleştiğinde, bölgesel olarak tamamen kılsız bir deri yüzeyi oluşur.
Bağışıklık sistemi hücrelerinin deriden çekilmesi nedeni ile kıllarda dökülme olduğundan, hücrelerin tekrar sorunlu bölgeye geri getirilmeleri ile sorun çözülmüş olur. Deri yüzeyinden bağışıklık sistemi hücrelerinin çekilmesinin en büyük nedeni de, kişinin stres seviyesinin çok yüksek olmasıdır. Bazı saçkıran hastaları; hekime başvurduktan sonra sadece stresli ortamlardan uzak durarak ve herhangi bir ilaç dahi kullanmadan, hastalığı adeta kendi kendilerine yenebilmektedir. Kişinin saç ya da kıllarının dökülmesine neden olan stresli ortamdan uzak durulması, bağışıklık sisteminin derideki kök hücreleri tekrar aktif hale getirerek saç ya da kılların tekrar uzamasını sağlamaktadır.
Kuşkusuz günümüzde stresten uzak durmak çoğu zaman kişinin elinde olmayan bir durumdur bu nedenle hastalara uygulanan kimyasal ilaç tedavileri vardır ve çok büyük bir oranda bu tedavi ile birkaç hafta içerisinde sorunun üstesinden gelinebilinmektedir. Ayrıca babaannelerimizin uzun yıllardır uyguladığı sarımsak yönteminin de işe yaradığı tespit edilmiştir. Sorunlu bölgeye sarımsağın cildi hafif zedeleyerek sürülmesi, ciltteki bağışıklık sistemi hücrelerinin uyarılmasını sağlamaktadır.
Sarımsak yöntemi ile uyarılan bağışıklık sistemi hücrelerinin tekrar cilde geri dönmesi ile saçkıran hastalığına bir çözüm bulunabiliyor olmasına rağmen yine de bu tür uygulamaların riskleri mevcuttur. Sarımsak asit değeri oldukça yüksek bir besin olduğundan, ciltteki kök hücrelerin yapısına zarar verebilmektedir. Bu şekilde bağışıklık sistemi hücreleri sorunlu bölgeye geri gelse dahi kök hücreler zarar gördüğünden, ilgili bölge saçsız kalabilir. Bu nedenle sarımsak ile saçkıran hastalığına çözüm bulmaya çalışmak, bilmeyen kişiler için oldukça zararlı olabilir.