Süleyman Tapınağı
Antik dünyanın en önemli ibadet merkezlerinden biri olan ve Süleyman Tapınağı, “Klasik Musevi İnancı” doğrultusunda kutsal kabul edilen bir mabettir. Kutsal Tapınak ve Kudüs Tapınağı gibi farklı isimlerle de anılan Süleyman Tapınağı’nın M.Ö. yaklaşık olarak 957 yılında Hz. Süleyman tarafından yapıldığı düşünülmektedir. Süleyman Tapınağı Musevilere göre kutsal olmanın da ötesinde, 2 defa üst üste yıkılan bu tapınağını 3. defa yapılması Musevi Mesih’in dünyaya gelmesiyle ilişkilendirildiğinden adeta bir görev olarak kabul edilir. İlki Babilliler ikincisi ise Romalılar tarafından yıkılan Süleyman Tapınağı’nın 3. defa yapılmasından sonra Musevi Mesih’in geleceğine inanan Museviler, bu nedenle tapınağın yeniden inşasını adeta bir gereklilik olarak görmektedir.
Hz. Süleyman tarafından yapılan ilk Musevi tapınağının yaklaşık olarak 7 yılda tamamlandığı düşünülmektedir. Antik Museviliğin merkezi olarak kabul edilen ve Kudüs şehrinde yer alan Süleyman Tapınağı, M.Ö. 586 yılında Babilliler tarafından tahrip edilmiştir. Babillilerin Süleyman Tapınağı’nı tahrip etmesinin ardından M.Ö. 521 yılında ikinci defa yapımına başlanan tapınak, M.Ö. 516 yılında tamamlanmış ve bir yıl sonra da ibadete açılmıştır. Babil ile İsrail tarihine geniş bir şekilde yer veren ve Hıristiyanlığın ilk yıllarında ikiye ayrılarak farklı şekillerde yazılan Ezra Kitabı’ndaki metinlerde de yer alan tapınağın ikinci inşası, 500 yıl kadar Musevilerin ibadet merkezi olmuştur.
M.Ö. yaklaşık olarak 20 yılında yıpranan ve bazı kısımları zarar gören Süleyman Tapınağı Kral Herod tarafından tamir edilmiştir. Kral Herod tarafından tamir ettirilen Süleyman Tapınağı yaklaşık olarak 90 yıl kadar sonra Romalılar tarafından tahrip edilmiştir. M.S. 70 yılında Roma ordularının yıktığı 2. Süleyman Tapınağı’ndan tarih boyunca birçok yazar bahsetmiştir. Süleyman Tapınağı’nın Romalılar tarafından yıkılmasının ardından yalnızca Batı duvarının ayakta kaldığına inan Museviler, günümüzde de “Ağlama Duvarı” olarak isimlendirilen bu duvarı kutsal olarak kabul etmektedir. Tapınağın ayakta kalan tek yapısı olduğu için Musevi inancında çok özel yeri olan Ağlama Duvarı, aynı zamanda Süleyman Tapınağı’nın 3. defa yapılacağını da sembolize etmektedir.
Musevi inancından Mesih’in dünyaya gelmesinden önce Süleyman Tapınağı’nın 3. defa yapılacağı kabul edilir. Bazı Ortodokslar tarafından da benzer düşünceler hakim olduğundan günümüze dek Süleyman Tapınağı’nın yeniden inşasıyla ilgili pek çok kitap yazılmıştır. 30 Ağustos 2007 tarihinde “boru hattı” döşenmesi esnasında bazı arkeolojik bulgulara rastlanıldığı açıklanmış ve bu bulguların da 2. Süleyman Tapınağı’na ait olduğu söylenmiştir. Kısa bir süre sonra 2007 yılının Ekim ayında arkeolojik kazıların devam ettiği ve ilk Süleyman Tapınağı’na ait kalıntılara da ulaşıldığı açıklanmıştır. Ancak günümüzde Süleyman Tapınağı ile ilgili pek çok kaynaktan gelen bilgi bulunduğundan tapınağın gerçek tarihi ile ilgili birçok soru cevapsız kalmıştır.
Rahnansaika